2/09/2011

Düğünlerin can alıcı sözü: “Senin düğünde de kimse oynamaz!”


Limonataların ve boktan pastaların bir güzel hüpletilmesiyle başlayan güzide eğlencemiz takı merasimiyle devam eder. Tabi siz bu arada “Ulan süslendik püslendik geldik ama millet oynarken ne bok yiyeceğiz?” diye düşünürsünüz. Türk düğünlerinin olmazsa olmazıdır efendim, bir düğüne gidildiyse o göbek atılır! Ama ya atılamazsa? İşte olay burda kopar. Bir güzel biralar, votkalar alınır, sonra vur patlasın çal oynasın.



Gün geçtikten sonra kendine gelinir. “Ulan ben bunları yapacak insan mıydım, şu halime bak” diye kendinden tiksinirsin düğün videosu izlenirken. Ama peki ya kendi düğünün cano? O zaman ne olacak? O oyuna kaldırmaya çalışan kişi sen olmayacak mısın? Aslında o da memnun değil halinden, o da manowar slayer dinliyordu belki! O da civcivleri eziyor, inek götünde dinamit patlatıyordu. Hepimiz gençken yaşadık bunları. Ancak aslolan ringo ringo şişelerdir, aslolan aman bulguru gaynatırlardır, aslolan atım araaaaaaaaaaaaapptır. O zaman ne slayer kalır ne manowar kalır ne heavy metal kalır! Tek benzer yanı enstrümanların "elektro"luğudur. Kısacası kaçış yok bu kabustan.


O zaman ne yapıyoruz? Bir güzel “DOK (düğünde oynama kursu)” olayına gidiyoruz.
Ders programı şöyle:
dok 101: sadece el çırpıp, oynayanların etrafında çember oluşturma
dok 201: parmakları şıklatarak, olduğun yerde sallanma
dok 301: artık ortama iyice ısındın, döktürmenin vaktidir.
dok 401: "amaan biz biliyoruz da mı oynuyoruz?" diyerek, oturan insanları piste sürükleme.
Haydi size iyi göbekler anacım

3 yorum:

  1. ahahahahaha daha iyi anlatılamazdı. Oynamayana senin düğününde de kimse oynamaz bak demeyi öğretmemen ayrı bi güzel olmuş :D

    YanıtlaSil
  2. bu yazıyı yüzünde salak bir gülümsemeyle okuyan herkes bunu bir kez olsun yaşamıştır zaten, tekrar yaşatmaya gerek yok

    YanıtlaSil