4/30/2011

Annem umreye gitti vol 2

Sedef altın başlıklı yatağından kalkar kalkmaz bugün garip şeyler olacağını anlamıştı. “Keşke hizmetlilerimi 20 günlük izinle ödüllendirmeseydim!” diye iç geçirdi, korkuyordu. İlk önce mutfağa gitti, sonra salona, sonra da geri dönüp odasına geldi. “Bu ne biçim rezidans ya 2 oda 1 salon?” diye düşündü uzun bir süre, sonra kapının oralarda sesler olduğunu duydu. Gidip baktı, boktu bu. “Sedef senin evi götürüyorum, hadi Allah’a emanet” dedi, gitti. Aman Allah’ım o da nesiydi? Evi bok götürüyordu.

Huşuyla kalktığı yatağına geri dönmüştü Sedef, bir sigara yaktı. Ardından hayretler içerisinde bir sigaraya, bir kendine baktı. Halka karışmayı abartmış mıydı neydi? Eski purolu günlerini hatırladı. Gözünden bir damla yaş düştü, sigarayı söndürmek istedi, kıyamadı. O da diğer fakir öğrenciler gibi utanmasa sigaranın filtresini yiyecekti, tiksindi kendinden.

Kalkıp 2’ye 2 aynasında kendine baktı, zaten bu devasa aynalarda olmasa buranın rezidans olduğuna o bile inanamayacaktı. Çok yorgundu Sedef, dün gecenin etkisinden hala kurtulamamıştı. “Ne düğündü ama!” dedi kendi kendine. Biraz dikkatli bakınca çiftetelli oynarlarken Prens William’ın memesinin arasına sıkıştırdığı 500’lüğün hala orada olduğunu gördü. Hemen onu büyük kasanın içine koyup, ev işlerine girişti, ne de olsa düğünde kapılan para harcanmazdı.

Bugün de böyle geçecekti, anlamıştı. Profilocu Gizem’in facebook duvarında birşeyler paylaşıp, ona buna küfretti.

Sedef artık gerçek bir Zeytinburnuluydu.


devam edecek...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder