11/03/2012



"... miguel'in yüzünde, beatriz'inkinden daha derin bir şaşkınlık gizliydi. anlaşılan, genç kadın için ilk olabileceğini daha önce aklından bile geçirmemişti. gerçi bunu fark ettiğinde, geri adım atamamış, çark edememişti ama böylesini sevmezdi; tıpkı kıpırtısızlığı ve teslimiyetçiliği sevmediği gibi. bir çiçek bile ah ederdi hoyratça dokunulduğunda; bakireler gıkını çıkarmazdı. bir ceset bile aşka gelirdi sarıp sarmalandığında; bakireler kıpırdamazdı. ve bir kadeh bile sermest olurdu içine şarap akıtıldığında; bakireler kafayı bulmazdı. hem sıkıcı hem de tehlikeli bulurdu onları. sıkıcıydılar çünkü hep el üstünde tutulmak ister, devamlı kendilerini naza çekerlerdi. tehlikeliydiler çünkü emsalsiz bir ihsanda bulunduklarını zannedip, borçlu konumuna düşürdüklerinden verdiklerinin karşılığını beklerlerdi. bakirelerden ziyade, ihtişamının fazlasıyla farkında olan, nasıl haz alıp haz verebileceğini bilen, kendi kendisiyle sevişebilen kadınlar severdi. aynada kendine tebessüm edip öpücük gönderen kadınları severdi. durduk yere meme uçlarını emebilmek için iki büklüm olup, taklalar ve şen şakrak kahkahalar atan şehvetperest kadınları severdi. ..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder